Kira artışı ve tahliye süreçleri, ev sahipleri ve kiracılar için önemli hukuki konular arasında yer almaktadır. Bu yazıda da, kira artışı ve tahliye süreçlerine ilişkin hukuki düzenlemeleri ele alacağım.
Kira artışı ve tahliye süreçleri, ev sahipleri ve kiracılar için önemli hukuki konular arasında yer almaktadır. Son yıllarda ekonomik zorluklar ve enflasyon, kira bedellerinin yükselmesine ve bu durumun hukuki anlaşmazlıklara yol açmasına neden olmuştur. Kira artışı ve tahliye süreçlerinde haklarınızı doğru bilmek, her iki taraf için de olası sorunları en aza indirger. Bu yazıda, kira artışı ve tahliye süreçlerine ilişkin hukuki düzenlemeleri ele alacağım.
Kira Artışında Sınırlamalar
Türk Borçlar Kanunu’na göre, konut ve çatılı işyeri kiralarında kira artışı belirli sınırlar içinde yapılabilir.
Artış oranı, her yıl TÜFE (Tüketici Fiyat Endeksi) oranıyla sınırlıdır. 2022’de uygulamaya giren geçici düzenleme ile konut kiralarındaki artış oranı %25 ile sınırlandırılmıştır ve bu düzenleme hâlâ geçerlidir.
Yani, kiracının rızası olmadan, ev sahibi kira bedelini %25’ten fazla artırmakta hukuken yetkili değildir.
Ev sahipleri, kira artışı talep ederken yasal sınırlamaları göz önünde bulundurmalı ve kiracılar da haklarının farkında olarak bu artışı sorgulamalıdır.
Tahliye Sebepleri
Türk Borçlar Kanunu’na göre, kiracının tahliye edilmesi için sadece belirli ve geçerli sebepler vardır. Bu sebepler arasında:
1. Kiracının Kira Bedelini Ödememesi:
Kiracı, belirlenen tarihlerde kira bedelini ödemezse, ev sahibi kiracıyı tahliye edebilir. Ancak, kira ödememe durumu tekrarlıyorsa, ev sahibi, kiracıya yazılı olarak ihtar göndermek suretiyle tahliye sürecini başlatabilir.
2. Kiracının Tahliye Taahhüdü Vermesi:
Eğer kiracı, kira sözleşmesinin sona ermesi durumunda tahliye taahhüdü vermişse, ev sahibi kiracıyı tahliye edebilir. Kiracı, serbest iradesiyle ve yazılı olarak taahhütte bulunmalıdır.
3. Mal Sahibinin İhtiyacı:
Eğer mal sahibi, kiralanan taşınmazı kendi, eşi, altsoyu, üstsoyu veya kanunen bakmakla yükümlü olduğu diğer kişilerin konut ihtiyacı için kullanmak istiyorsa, kiracıyı tahliye etme hakkına sahiptir. Bu durumda, mal sahibi konut ihtiyacını hukuki zeminde kanıtlaması gerekebilir.
4. İnşaat ve İmar Çalışmaları:
Kiralanan taşınmazda inşaat, onarım veya imar çalışması yapılması gerektiğinde, ev sahibi kiracıyı tahliye edebilir. Bu sebeple tahliye edilmek istenen kiracıya önceden bildirimde bulunulması gerekir.
5. Kiracının Aynı İlçede Başka Bir Konutu Olması:
Kiracının, kiralanan yerin bulunduğu ilçe veya belde belediye sınırları içerisinde başka bir konutunun olması durumunda, ev sahibi tahliye talep edebilir. Ancak, bu talep için belirli koşulların sağlanması gerekir. İlgili maddede “Kiracının veya birlikte yaşadığı eşinin aynı ilçe veya belde belediye sınırları içinde oturmaya elverişli bir konutu bulunması durumunda kiraya veren, kira sözleşmesinin kurulması sırasında bunu bilmiyorsa, sözleşmenin bitiminden başlayarak bir ay içinde sözleşmeyi dava yoluyla sona erdirebilir.” denilmektedir.
6. Kiracının Kiralanan Yeri Amacına Aykırı Kullanması:
Kiracı, kiralanan yeri, sözleşme koşullarına veya belirlenen amaca aykırı şekilde kullanıyorsa (örneğin, bir konutun işyeri olarak kullanılmaya başlanması gibi), ev sahibi tahliye talep edebilir. Bu durumda, kiracının yer değişikliğini kabul etmemesi durumunda hukuki yollara başvurulabilir.
Sonuç olarak, kira artışı ve tahliye süreci, her iki taraf için de dikkatle yönetilmesi gereken hukuki bir süreçtir. Ev sahipleri ve kiracılar, bu süreçte haklarını iyi bilmeli ve hukuki çerçevede hareket etmelidirler. Ev sahiplerinin, kira artışlarında ve tahliye taleplerinde yasal sınırlara uyması, kiracılarının da haklarını savunarak süreçten haberdar olması büyük önem taşır. Bu nedenle, her iki tarafın da profesyonel bir hukuki destek alması, sürecin sağlıklı bir şekilde ilerlemesini sağlayacaktır.