Kadıköy’de sahne aldığı bir otelde şarkı söylediği sırada aniden fenalaşan ve kaldırıldığı hastanede hayatını kaybeden şarkıcı, söz yazarı ve yönetmen Metin Arolat’ın (59) ölümü nedeniyle Adli Tıp Kurumu Morg İhtisas Dairesi tarafından hazırlanan otopsi raporunda, otopsi esnasında alınan örneklerde etil alkol ve uyarıcı madde tespit edilen kişinin ölümünün kalp krizi sonucu meydana geldiği belirtildi. Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı da gelen raporun ardından, şüpheli ölüm nedeniyle başlattığı soruşturmada takipsizlik kararı verdi.
Sanatçı Metin Arolat, 21 Eylül 2024 tarihinde Kadıköy Kozyatağı’nda akşam sahne aldığı bir otelde şarkı söylerken fenalaşarak yere yığıldı. Sahnede ilk müdahalesi yapılan Arolat, ambulansla kaldırıldığı hastanede yaşamını yitirdi. Arolat’ın cenazesi, ölüm sebebinin belirlenmesi için otopsi yapılmak üzere Adli Tıp Kurumu’na gönderildi.
Adli Tıp Kurumu Morg İhtisas Dairesi tarafından 6 Mart 2025 tarihinde hazırlanan otopsi raporunda, “21.9.2024 tarihinde sahnede fenalaştığı ve kaldırıldığı hastanede öldüğü bildirilen Metin Arolat’ın Adli Tıp Kurumu Morg İhtisas Dairesi’nde yapılan otopsisinden ve tetkiklerinden elde edilen bilgi ve bulgular dikkate alındığında; Otopsi esnasında alınan örneklerde etil alkol ve uyarıcı madde tespit edilen kişinin ölümünün kalp damar hastalığı (myokard infarktüsü) sonucu meydana gelmiş olduğu kanaatini bildirir rapordur.” denildi.
Bu raporun savcılığa ulaşmasının ardından soruşturmayı yürüten Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından verilen takipsizlik kararında ise, Metin Arolat’ın, olay günü olan 21 Eylül 2024 tarihinde sahnede fenalaşmasının ardından hastaneye kaldırılması ve vefat etmesi üzerine Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından soruşturma başlatıldığı, kesin ölüm sebebinin tespit edilmesi için İstanbul Adli Tıp Kurumu’na sevk edildiği, Adli Tıp Kurumu tarafından tanzim edilen otopsi raporunda, ‘Otopsi esnasında alınan örneklerde etil alkol ve uyarıcı madde tespit edilen kişinin ölümünün kalp damar (myokard infarktüsü) sonucu meydana gelmiş olduğu’ hususunun belirtildiği, şahsın ölümü ile ilgili başkaca şüpheli herhangi bir durumun ortaya çıkmadığı, Adli Tıp Kurumu raporu doğrultusunda, gerçekleşen olayın doğal ölüm olduğunun anlaşılması nedeniyle kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiği belirtildi.
