2020 yılında tüm dünyayı etkisi altına alan COVID-19 salgını, aradan geçen yıllara rağmen etkisini tamamen yitirmiş değil. Türkiye'de vaka sayıları yeniden yükseliyor. 2025 yılına kadar Türkiye'de COVID-19 vakaları yeniden artacaktır. Sağlık Bakanlığı, özellikle sonbahar ve kış aylarının ardından bahara girerken vaka sayılarında beklenmedik bir artış olduğunu açıkladı.
Büyük şehirlerdeki hastanelerde başvuruların arttığını ve test pozitiflik oranlarının yeniden yükseldiğini belirten yetkililer. Bu, toplumda "pandemi sona erdi" algısının tehlikeli olduğunu gösteriyor.
Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanları Uyarıyor
"Covid-19 Hâlâ Ciddi Bir Halk Sağlığı Sorunu". Omicron varyantı ile birlikte hastalığın daha hafif seyretmesi beklense de, bağışıklık sisteminin zayıf olduğu kişilerde, yaşlılarda ve uzun süreli hastalarda ciddi sonuçlara yol açabilir.
Prof. Dr. Serhat Ünal, "Covid-19 artık mevsimsel solunum yolu enfeksiyonlarıyla birlikte seyreden bir hastalık haline gelmiştir" dedi. Bununla birlikte, bu durum onun tamamen zararsız olduğunu göstermez. Özellikle kalabalık alanlarda maske kullanımı, el hijyeni ve riskli kişilerin aşılarının yenilenmesi çok önemlidir. "
Aşı Takvimi ve Hatırlatma Dozları Gündemde
COVID-19 aşısının hastalığın şiddetini azaltmadaki rolü bilimsel olarak kanıtlanmıştır. Bununla birlikte, bağışıklığın zaman içinde azalması nedeniyle hatırlatma dozlarının uygulanması gerektiği söyleniyor. Bu yıl da Sağlık Bakanlığı, risk gruplarına hatırlatma dozlarının verilmesi için çağrıda bulundu.
Türkiye'deki aşılama oranları son zamanlarda düşüş gösterse de, yeni vakalardaki artış, bu oranların yeniden yükseltilmesi gerektiğini gösteriyor. Özellikle sağlık personeli, yaşlılar, bağışıklık sistemi baskılanmış kişiler ve uzun süreli hastalıkları olan kişilerin aşılarını en kısa sürede yenilemeleri öneriliyor.
Kapalı Alanlarda Maske Önerisi Geri Döndü: Sağlık otoriteleri, vaka sayılarının artması nedeniyle toplu taşıma araçlarında, hastanelerde ve kalabalık kapalı alanlarda maske kullanımının yeniden değerlendirilmesini öneriyor. Uzmanlar, henüz zorunlu bir uygulama olmamasına rağmen gönüllü olarak maske kullanımına geri dönülmesinin toplum sağlığı için çok önemli olduğunu söylüyor.
İddialara göre, toplumun büyük bir kısmının bağışıklık sistemi zayıf olduğu için virüs hızla yayılabilir ve vaka sayısı hızla artabilir. Grip ve nezle gibi belirtiler gösteren Covid-19'un şu anda teşhis edilmesi zor olabilir.
Dünya çapında COVID-19 virüsünün yeni alt türleri tespit ediliyor. Sınırlı sayıda vaka, Avrupa ve ABD'de bulunan "Pirola" ve "JN.1" gibi varyantları Türkiye'de de buldu. Bu değişiklikler daha yaygın olmakla birlikte, bazı bağışıklık sistemlerinden kaçabilen mutasyonlar içerir.
Türk Klinik Mikrobiyoloji ve İnfeksiyon Hastalıkları Derneği, ülkemizde görülen varyantların genetik analizlerle düzenli olarak izlendiğini ve gelişmelerin kamuoyuna duyurulması gerektiğini söylüyor. Varyantları izlemek, hastalığın ilerlemesini ve aşının etkisini değerlendirmek için çok önemlidir.
Uzmanlar, toplumu COVID-19'dan korumak için hala çok önemli olduğunu ve temel hijyen önlemlerine geri dönülmesi gerektiğini söylüyor. Hastaların evde kalmaları, belirtileri olanların testlerini yaptırmaları ve özellikle toplu ortamlarda fiziksel mesafeye dikkat etmeleri gerekiyor.
Genel sağlık kurallarına uymak, hem COVID-19 hem de grip ve RSV gibi diğer solunum yolu enfeksiyonlarının yaygın olduğu bu dönemde bulaş zincirini kırmak için iyi bir yöntem olarak görülüyor. Stresten uzak bir yaşam tarzı, bağışıklık sistemini güçlendiren beslenme alışkanlıkları ve kaliteli uyku gibi faktörler de kişinin direncini artırabilir.
Sağlık Bakanlığı, artan vaka sayısına karşı yeni bir önlem planı üzerinde çalışıyor. Gerekli görülmesi halinde, bölgesel önlemler ve maske önerileri yeniden tartışılabilir. Bakanlık, kamuoyunu açıkça bilgilendirmeye devam edeceğini açıkladı.
Ayrıca vatandaşların aşı takvimlerini ve test sonuçlarını e-nabız sistemi üzerinden kolayca takip etmeleri sağlanacak. Uzun vadeli planlar, yeni varyantlara özel aşıların ülkeye getirilmesini içerir.