Geyşalar, Japon kültürünün simgelerinden biri olarak yüzyıllardır hem büyüleyici hem de yanlış anlaşılan figürler olmuştur. Beyaz makyajları, zarif kimonoları ve geleneksel sanatlardaki ustalıklarıyla bilinen bu kadınlar, sadece estetik bir ikon değil; aynı zamanda Japonya’nın kültürel mirasının yaşayan parçalarıdır. Peki, geyşalık nedir? Nasıl ortaya çıktı ve zaman içinde nasıl bir dönüşüm geçirdi?
Geyşalık Nedir?
Geyşalar, Japonya’da eğlence dünyasında görev yapan, geleneksel sanatlarda eğitim almış kadın performans sanatçılarıdır. Dans, müzik, şiir okuma, çay seremonisi gibi alanlarda ustalaşan geyşalar, özellikle varlıklı erkek müşterileri sanatla eğlendirmekle görevliydi.
Geyşalık Kültürü Nasıl Ortaya Çıktı?
Geyşalığın kökenleri 794-1185 yıllarını kapsayan Heian Dönemi’ne kadar uzanır. Bu dönemde bazı seks işçileri, yalnızca bedensel hizmet değil, aynı zamanda sanatsal ve romantik eğlence de sunuyordu. Geyşalık ise bir meslek olarak 1700’lerin sonlarına doğru şekillenmeye başladı. İlginçtir ki, ilk geyşalar aslında erkekti ve bu kişilere “taikomochi” ya da “hokan” deniyordu.
Geyşa Makyajının ve Giyim Tarzının Anlamı Nedir?
Geyşaların dikkat çekici beyaz yüz makyajı, ilk dönemlerde pratik bir ihtiyaçtan doğdu. Elektriğin olmaması ve yalnızca mum ışığında sahneye çıkmaları, yüzlerinin görünürlüğünü artırmak adına bu makyajı zorunlu kılmıştı. Ayrıca beyaz makyaj, yüz ifadelerini gizleyerek duygularını kontrol altında tutmalarını da sağlıyordu. Böylece her zaman “profesyonel” görünüyorlardı.
Geyşaların Altın Çağı ve Sonrası
1930’larda Japonya’da 80.000'e yakın geyşa bulunmaktaydı. Ancak II. Dünya Savaşı bu kültüre ağır bir darbe vurdu. 1944’te hükümet geyşaların çalıştığı bölgeleri kapattı ve birçok geyşa askere ya da fabrikalara yönlendirildi. Savaştan sonra ise çoğu kadın bu yeni işlerini daha güvenli bulduğundan eski mesleklerine dönmedi.
Geyşa Kavramının Batı’da Yanlış Anlaşılması
Savaş sonrası Japonya'yı işgal eden ABD askerleri, Japon seks işçileri tarafından "geyşa" olarak karşılandıklarında bu terimi cinsel bir anlamda algıladı. Böylece Batı'da "geyşa" kelimesi, yanlış bir şekilde Japon fahişeleri tanımlamak için kullanılmaya başlandı. Bu algı, geyşalığın itibarını zedeledi.
Geyşalık ve Seks İşçiliği: Aynı Şey mi?
1956 yılında çıkarılan yasa ile geyşalık ve seks işçiliği ayrıldı. Ancak bu fark halk arasında ve Batı'da hâlâ tam olarak anlaşılamamış durumda. Geyşalar asla seks işçisi olmadı; onların görevi sanatı yaşatmak ve misafirleri kültürel etkinliklerle ağırlamaktı.
Geyşalık Eğitimi ve Yaşam Tarzı
Geyşa olmak isteyen bir kız çocuğu, 7-8 yaşlarından itibaren "okiya" adı verilen eğitim evlerine girerdi. Burada yıllar süren disiplinli bir eğitim alarak, sonunda "maiko" (çırak geyşa) olur, ardından ustalaşarak tam teşekküllü geyşa unvanını kazanırdı. Ancak 1960'ta zorunlu eğitim yasası sonrası bu yaşta eğitime başlanması yasaklandı.
Geyşalık Günümüzde Yaşatılıyor mu?
Bugün Japonya’da az sayıda da olsa faal geyşalar bulunmaktadır. Özellikle Kyoto gibi geleneksel bölgelerde bu kültür hâlâ yaşatılıyor. Ayrıca geyşalık eğitimi artık sadece Japon kadınlara özgü değil. Günümüzde birçok yabancı kadın da bu kültüre ilgi gösterip eğitim alıyor.