Z Kuşağı nezaketi yeniden tanımlıyor: Teşekkür etmek yerine kendi buldukları yol daha samimiymiş!

Geleneksel nezaket kalıpları, Z Kuşağı ile birlikte dönüşüm geçiriyor. “The Big Nationwide Thank You” kampanyası kapsamında yapılan bir araştırma, “Teşekkür ederim” ifadesinin gençler arasında popülerliğini yitirdiğini ortaya koydu. Z Kuşağı, bu klasik kalıbı geride bırakarak yeni iletişim alışkanlıkları geliştiriyor.

“Teşekkür Ederim” Z Kuşağı’nı Rahatsız Ediyor

Araştırmaya göre, Z Kuşağı olarak tanımlanan gençlerin yüzde 18’i “Teşekkür ederim” demenin kendilerini rahatsız hissettirdiğini ifade etti. Katılımcıların yüzde 10’dan fazlası ise bu durumu aşmak için kelimeler yerine emoji kullanmayı tercih ediyor. Manchester’dan 24 yaşındaki Alyssa Simmons, “Arkadaşlarım arasında kimse ‘Teşekkür ederim’ demiyor. Kulağa garip, yapay ve eski moda geliyor. Emoji göndermek çok daha samimi” diyerek bu değişimi özetledi.

İngiltere’de Teşekkür Alışkanlığı Azalıyor

Araştırma, İngiltere genelinde “teşekkür ederim” ifadesinin öneminin giderek azaldığını gösteriyor. Katılımcıların yüzde 36’sı bu kalıbın artık gerekli olmadığını düşünürken, yüzde 55’i günlük hayatta daha az teşekkür edildiğini fark etmiş. Z Kuşağı’nın dijital ve kısa iletişim tarzı, geleneksel nezaket kurallarını yeniden şekillendiriyor. Emoji kullanımının artışı, sözlü ifadelerin yerini almaya başlayan bir trend olarak dikkat çekiyor.

Bazı Şehirler Gelenekte Israrcı

Teşekkür alışkanlığındaki bu değişime rağmen, bazı şehirler geleneksel nezakete tutunuyor. Brighton, Manchester ve Bristol’da yaşayanlar, günde ortalama 15 kez “teşekkür ederim” diyor. Ancak bu şehirlerde bile samimiyet sorgulanıyor; araştırmaya katılanların yüzde 15’i, günde en az bir kez içten olmadan teşekkür ettiğini itiraf etti. Bu durum, nezaketin bazen bir alışkanlık olarak sürdürüldüğünü gösteriyor.

Yeni Neslin İletişim Dili: Emojiler Önde

Z Kuşağı’nın “Teşekkür ederim”i terk etmesi, iletişimde samimiyet ve pratiklik arayışını yansıtıyor. Araştırma, gençlerin emojiyle teşekkür etmeyi daha doğal ve hızlı bulduğunu ortaya koyuyor. Geleneksel kalıpların yerini alan bu yeni dil, toplumsal alışkanlıkların nasıl evrildiğine dair ipuçları sunuyor. İngiltere’deki bu dönüşüm, nezaketin dijital çağdaki yeni yüzünü gözler önüne seriyor.

ü