DünyaHaberler
Osmanlı'da neredeyse Papa olacak Türk casusu!
Osmanlı Devleti’nin tarihe damga vuran istihbarat başarıları arasında, Kanuni Sultan Süleyman döneminde Vatikan’ın kalbine kadar uzanan bir casusluk operasyonu, bugün bile okuyanlara hayret dedirtiyor.
Zehra ALİGÜL
Son Güncelleme: 21 Nis 2025 20:17
Yayınlanma: 21 Nis 2025 17:58
Okuma Süresi: 5 dakika 59 saniye
Papa öldü ve yerine kimin geçeceği hararetli bir şekilde tartışılmaya başlandı. tam da bu esnada aklımıza Vatikan’a girip hızla yükselerek neredeyse papalık makamına erişecek noktaya gelen Türk casusu, efsanevi hikayesiyle akıllara düştü.
Osmanlı Devleti’nin tarihe damga vuran istihbarat başarıları arasında, Kanuni Sultan Süleyman döneminde Vatikan’ın kalbine kadar uzanan bir casusluk operasyonu, bugün bile okuyanlara hayret dedirtiyor. Mehmet Selim Efendi, zekâsı, cesareti ve kusursuz kurgulanmış kimliğiyle Hıristiyan dünyasının en kutsal merkezine sızarak tarihin en etkileyici casusluk hikâyelerinden birine imza attı. Ancak bu hikâye, tarihsel gerçeklikten çok, Osmanlı’nın istihbarat dehasını yücelten bir efsane olarak değerlendiriliyor. İşte, Mehmet Selim Efendi’nin destansı hikâyesi…
16. yüzyıl, Osmanlı Devleti’nin altın çağıydı. Kanuni Sultan Süleyman, 46 yıl süren saltanatı boyunca imparatorluğu üç kıtada genişletmiş, aynı zamanda istihbarat ağını güçlendirerek devletin bekasını sağlamıştı. Avrupa’daki siyasi ve dini gelişmeleri yakından takip eden Kanuni, Hıristiyan dünyasının merkezi Vatikan’a sızmak için cesur bir plan tasarladı. Bu planın başrolünde, yakışıklı, zeki, diksiyonu düzgün ve çok yönlü bir eğitim almış bir Osmanlı askeri vardı: Mehmet Selim Efendi.
Mehmet Selim, yıllarca süren titiz bir hazırlık sürecinden geçti. Hıristiyan teolojisi, İncil, kilise ayinleri ve Avrupa dilleri üzerine yoğun bir eğitim aldı. Türkler ve İslam aleyhinde konuşmalar yapacak kadar rolüne hâkim olan bu genç casus, papaz kimliğiyle Avrupa’ya gönderildi. Görevi, Vatikan’ın en üst kademelerine yükselerek Osmanlı’ya kritik bilgiler aktarmaktı.
Mehmet Selim Efendi, papaz kimliğiyle kiliselerde boy göstermeye başladı. İncil’i etkileyici bir şekilde okuyup yorumlaması, karizmatik tavırları ve Hıristiyan cemaatini Türklerin “barbarlığına” karşı uyaran ateşli konuşmaları, kısa sürede dikkat çekti. Kimse ondan şüphelenmedi; aksine, kilise halkının sevgisini ve güvenini kazandı. Adım adım yükselerek kardinalliğe ulaştı ve Vatikan’ın en prestijli makamlarından biri olan Papalık Konseyi’nin seçici kuruluna atandı.
Hikâyeye göre, Mehmet Selim’in yükselişi burada bitmedi. Papa’nın yardımcısı olarak Vatikan’ın iki numaralı ismi oldu. Zekâsı, insani yönleri ve iş bilirliğiyle öyle saygın bir konuma geldi ki, Papa’nın vefatından sonra onun yerine geçmesine kesin gözüyle bakılıyordu. Papalık seçimi için kardinallerin bir odaya kapanarak oy birliğiyle karar verdiği konklav sürecinde, Mehmet Selim Efendi’nin adı en güçlü adaylar arasında geçiyordu. Vatikan’ın ünlü San Pietro Katedrali’nden beyaz duman yükselmesi, yani yeni bir Papa’nın seçilmesi an meselesiydi.
Ancak kader, beklenmedik bir dönüm noktası hazırladı. Papa hâlâ hayattayken, Mehmet Selim Efendi ani bir şekilde vefat etti. Vatikan, bu saygın kardinalin cenaze töreni için büyük bir hazırlığa girişti. Dünyanın dört bir yanından kardinaller, keşişler ve din adamları Roma’ya akın etti. Ancak tam bu sırada, Osmanlı Devleti’nden gelen bir temsilci, Kanuni Sultan Süleyman’ın mühürlü bir mektubunu Vatikan’a ulaştırdı.
Mektup, Hıristiyan dünyasını şoke etti. Kanuni Sultan Süleyman, mektubunda şunları yazmıştı:
“Şu an törenini yapmaya çalıştığınız kişi Mehmet Selim Efendi’dir. Kendisi din kardeşimdir, Müslümandır ve muvahhittir. Allah’ın birliğine inanır. Acilen naaşını İstanbul’a gönderin.”
“Şu an törenini yapmaya çalıştığınız kişi Mehmet Selim Efendi’dir. Kendisi din kardeşimdir, Müslümandır ve muvahhittir. Allah’ın birliğine inanır. Acilen naaşını İstanbul’a gönderin.”
Vatikan’da adeta bir deprem etkisi yaratan bu mektup, Mehmet Selim Efendi’nin gerçek kimliğini ortaya çıkardı. Papa’nın yardımcısı, kardinallerin saygıdeğer üyesi, aslında bir Osmanlı casusuydu. Yıllarca Hıristiyan kimliğiyle yaşamış, Vatikan’ın en gizli toplantılarına katılmış ve Osmanlı’ya kritik bilgiler aktarmıştı. Cenaze töreni yarıda kaldı, Hıristiyan dünyası bu gerçeği kabullenmekte zorlandı.
İLGİLİ HABERLER
- İmamoğlu’nun gözaltına alınması dünyada geniş yankı buldu!19 Mart 2025Dünya
- TÜRKINFORM gündemde öne çıkanlar19 Mart 2025Gündem
- TÜRKINFORM gündemde öne çıkanlar18 Mart 2025Gündem
SON DAKİKA
- Kadın yüzü görmeden 82 yıl yaşadı!21 Nisan 2025Dünya
- Zelenski duyurdu! Ateşkes görüşmeleri için tarih belli oldu21 Nisan 2025Dünya
- Alzheimer’ın tedavisi mümkün mü? Bu gelişmeyle her şey değişebilir!21 Nisan 2025Sağlık
- AVM kapanınca başlıyor: Kapanıştan sonra kimse güvende değil!21 Nisan 2025Dünya
- Kütahya'da korkutan deprem!21 Nisan 2025Gündem
- İstanbul'da milyonluk kaçak ilaç vurgunu! Diyabet, epilepsi, kanser...21 Nisan 2025Asayiş
- Mattia Ahmet Minguzzi davasında flaş gelişme21 Nisan 2025Gündem
- İlk belirti dilde başlıyor! Dilinizin rengi bunlardan biri mi?21 Nisan 2025Sağlık
- İYİ Parti'den iki belediye başkanı AK Parti'ye geçti! Rozetleri Erdoğan taktı21 Nisan 2025AK Parti
- Yeni Papa nasıl seçiliyor? Beyaz duman ve siyah duman ne anlama geliyor?21 Nisan 2025Dünya
- Beğen%0
- Bunu Beğenmedim%0
- Ha-ha%0
- Şaşırtıcı%0
- Üzücü%0
- Öfke Uyandırıyor%0
İlk yorum yapan siz olun