Ekrem İmamoğlu: "Cumhurbaşkanının ana rakibiyim, tutuklandım"

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, New York Times için kaleme aldığı yazısında, 19 Mart’ta tutuklanmasının ardında, Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a karşı güçlü bir rakip olarak yükselmesinin yattığını belirtti. İmamoğlu, Silivri Cezaevi’nden yazdığı yazısında, Erdoğan’ın seçimde onu alt edemediğini görünce, yargıyı kullanarak siyasi kariyerini hedef aldığını söyledi.

İmamoğlu, tutuklanmasının ve hakkında açılan soruşturmaların, Türkiye’deki demokrasiye yönelik baskının bir parçası olduğunu vurguladı. 2019 yılında İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı seçilen İmamoğlu, seçimle halkın oyunu alarak kazandığını ancak sonrasında Erdoğan yönetiminin hukuki ve siyasi yollarla sürekli engellemeye çalıştığını ifade etti.

Yükseköğretim Diploması ve İktidarın Hukuki Tacizi

İmamoğlu, partisi Cumhuriyet Halk Partisi’nin cumhurbaşkanlığı için ön seçim yapmasından sadece birkaç gün önce, üniversite diplomasının iptal edilmesinin ardından büyük bir hukuki baskıya uğradığını belirtti. Erdoğan yönetiminin, anayasa gereği cumhurbaşkanının yükseköğretim diplomasına sahip olmasının şart olduğuna dayanarak, bu hamleyi onun siyasi arenada yarış dışı bırakmak için kullandığını söyledi.

Seçimle Yenemedikleri Rakip, Yargı İle Saf Dışı Bırakılmak İsteniyor

İmamoğlu, 2019 seçimlerinde ve sonrasında Erdoğan’ın desteklediği adaylara karşı kazandığını, ancak şimdi yargı üzerinden devreye girilerek siyasi kariyerinin sona erdirilmeye çalışıldığını dile getirdi. Yine de son anketlerde hala Erdoğan’a karşı galip geleceği öngörülen İmamoğlu, halkın ona olan desteğini, protestolarla da gözler önüne serdi.

Uluslararası Destek ve Türkiye’deki Demokrasinin Geleceği

İmamoğlu, tutuklanmasının ardından Avrupa’dan ve dünya çapında sosyal demokrat liderlerden destek aldığını belirtirken, uluslararası hükümetlerin bu konuda daha güçlü bir tepki göstermemiş olmalarını eleştirdi. Türkiye’deki demokratik geleceğin sadece Türk halkı için değil, dünya çapında demokrasi için de kritik önemde olduğunu ifade etti. İmamoğlu, demokrasiye inanan herkesin sesini yükseltmesi gerektiğini belirtti ve demokratik değerlerin sadece sessizlikle savunulamayacağını vurguladı.

İşte o makale: