Rusya-Ukrayna Savaşı'nda dönüm noktası: Barış için yeni bir fırsat

Rusya-Ukrayna savaşının gidişatı, son haftalarda yaşanan önemli gelişmelerle dönüm noktasına gelmiş olabilir. Özellikle Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in, yıllar sonra Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenski ile doğrudan görüşmeye açık olduğunu ifade etmesi, savaşın seyrini değiştirebilecek potansiyele sahip bir adım olarak değerlendiriliyor. Putin’in bu açıklaması, daha önce Ukrayna’ya karşı sert bir tutum sergileyerek Zelenski ile müzakereleri neredeyse imkansız hale getiren yaklaşımının bir değişim göstergesi olabilir. Ayrıca ABD tarafında Trump’ın savaşı çözmeye dair attığı adımlar da dengeyi değiştirebilir.

Putin’in son açıklamalarında, “Herhangi bir barışçıl inisiyatife olumlu bakıyoruz.” demesi, Ukrayna ile müzakerelere dair ilk kez bir esneklik sinyali olarak görülüyor. Kremlin Sözcüsü Dmitry Peskov’un açıklamaları ise, Putin’in sivil hedeflerin vurulmaması gibi somut konuları müzakere etmeye istekli olduğunu vurguluyor. Bu, savaşın daha insani bir zemine taşınabileceği anlamına gelebilir. Ancak, Ukrayna tarafından gelen tepkiler de bu sürecin ne kadar sağlam temellere oturacağına dair önemli ipuçları veriyor. Zelenski’nin 2022’de, “Putin ile müzakere yapılamaz.” şeklinde bir kararname imzalaması, Ukrayna yönetiminin bu önerilere karşı taviz vermediğini gösteriyor.

Trump, Rusya ve Ukrayna arasında barış anlaşmasının bu hafta içinde gerçekleşme ihtimalinin yüksek olduğunu ifade etti. Trump’ın arabuluculuk sürecine dair verdiği bu mesaj, müzakerelere dair bir umut ışığı olarak değerlendirilebilir. Ancak Trump’ın açıklamalarındaki “yüksek ihtimal” vurgusu, müzakerelerin gerçekleşmesi için daha fazla çaba harcanması gerektiğini gösteriyor.

Putin ve Zelenski arasındaki olası doğrudan görüşme, savaşın sona ermesi yolunda atılacak önemli bir adım olabilir. Fakat bu sürecin önündeki engellerin, her iki tarafın da iç politika dinamiklerinden kaynaklandığı unutulmamalıdır. Zelenski’nin Putin ile masaya oturmayı reddetmesi, hem iç kamuoyunda hem de uluslararası arenada ciddi sonuçlar doğurabilecek bir karar olabilir. Dolayısıyla, barış müzakerelerinin önünde sadece askeri değil, diplomatik engeller de bulunmaktadır.

Bu gelişmelerin ardından Putin, Paskalya Bayramı nedeniyle ateşkes ilan edildiğini duyurmuştu. Ateşkesin ötesinde, bu dönemde taraflar arasında daha fazla güven artırıcı önlem ve diyalog mekanizmalarının devreye girmesi gerektiği açık. Zelenskiy’nin, Rusya’nın gerçek niyetini ortaya koyabilmesi için ateşkesin uzatılması teklifinin ardında, sadece bir askeri rahatlama değil, aynı zamanda diplomatik bir çözüm arayışı da yatıyor. Ancak Putin’in daha önceki açıklamaları ve Rus ordusunun sahadaki devam eden eylemleri, ateşkese tam anlamıyla sadık kalınması konusunda ciddi bir belirsizlik yaratıyor. Barışa giden yol, sadece askeri değil, aynı zamanda siyasi irade ve uluslararası toplumu kapsayan güçlü bir anlaşmaya dayanmak zorunda. Taraflar arasındaki güven sorunu, kalıcı barışın önündeki en büyük engel olmaya devam ediyor.